Fransızca Öğrenme Serüvenim & Tavsiyeler

 

Bonjour!

Fransızca, günümüzde en çok tercih edilen, geçerliliği yüksek olan dillerden biri. Neredeyse 200 milyon kişinin konuştuğu Fransızca, başta Fransa’nın resmi dili olmak üzere İsviçre, Belçika, Kanada, Lüksemburg gibi ülkelerin de resmi dilleri arasında yer alıyor. Ayrıca komşu ülkelerinin de belli yerlerinde ve Afrika’da da yaygın olarak konuşulan bir dil olduğunu belirtmek gerekiyor. Uluslararası birçok kurumda da karşımıza çıktığını ekleyelim. Kültürün, sanatın, siyasetin, aşkın dili olarak geçen Fransızca, öğrenmesi en zor dillerden biri olarak da karşımıza çıkıyor. Özellikle aksan kısmı, yeni Fransızca öğrenmeye başlayan birçok insanı korkutan şeylerden biri. Bugün sizlere, Fransızca öğrenme serüvenimden ve tavsiyelerimden bahsetmek istiyorum.


Fransızcayla ilk kez üniversite hazırlıkta karşılaştım. Galatasaray Üniversitesinin resmi öğrenim dili Fransızca ve eğer bu dile hâkim değilseniz, bir senelik hazırlık sınıfı başarıyla tamamlamanız gerekiyor. Üniversite sınavı gibi yoğun ve yorucu bir temponun ardından, hazırlıkta istediğim verimi tam anlamıyla alamadım. 1 sene içinde hızlandırılmış eğitim ve yetkin öğretmenlerle, eğer düzenli çalışmayı da eklerseniz oldukça iyi bir seviyeye geliyorsunuz. Hazırlık sınıfının son ayları kendim üzerine bazı eklemeler yaparak, kendimce çalışma metotları belirleyerek hazırlık sınıfını bitirdim ve sonrasında belli bir seviyeye geldim. Seviyemin muhteşem olduğunu iddia etmiyorum kesinlikle ancak kendi çalışmamdan aldığım verimi sizlerle de paylaşmak istiyorum. Şu an güncel olarak B2 Fransızca sınavına hazırlanıyorum.

Fransızca bir Latin dili olduğundan, bu dil ailesinden bir dile aşina değilseniz, başlangıçta zorluk yaşamak oldukça normal bir durum. Birçok insanın bu dile zor demesi de muhtemelen bundan kaynaklı. İngilizce’ye küçüklükten beri aşinayız, Almanca ikinci dil olarak birçok lisede okutuluyor. Okutulmasa da İngilizce ve Almanca aynı dil ailesinden geldikleri için, İngilizce’ye aşinaysanız Almanca çok da zorlamayacaktır sizi. Ancak dediğim gibi, ilk kez bir Latin dili öğreniyorsanız, alışana dek biraz zorlanmanız gayet olası bir ihtimal.

Yeni başladığınız her dilde, muhtemelen ilk olarak alfabe okumasını öğreniyorsunuzdur. Bu Fransızca için hayati önem taşıyor çünkü harflerin okunuşları ve aksan öğrenebilmek, temelde burada gizli. Daha sonra hangi harften sonra hangi harf gelirse okunuş değişir, kapalı ve açık uzatmalar vs şeklinde adım adım üzerine ekleyebilirsiniz.

Fransızca’yı bu kadar melodik bir dil yapan kuşkusuz o gırtlaktan çıkardıkları sesler… İnanır mısınız, Fransız değilseniz ya da Fransızca konuşulan bir yerde yaşamıyorsanız, istediğiniz kadar Fransızca bilin aksan yapmak oldukça zor. Bol bol pratikle parler kısmını halledebilirsiniz elbette ancak henüz taze öğrenciyseniz ve zorlanırsanız sakın üzülmeyin, neredeyse herkes aynı yoldan yürüyor.

Fransızca artikelli bir dil, féminin ve masculin ayrımları mevcut. Başlarken garipseseniz de, inanın sonradan alışıyorsunuz ve bir süre sonra artikel aramaya sözlüklere koşmuyorsunuz, çalışa çalışa nasıl öğrendiğinizi gördükçe şaşıracaksınız. Burada püf nokta, bilmediğiniz kelimeleri öğrenirken artikel ile öğrenmek, sonradan üzerine koymak zor olabilir.

Nasıl çalıştığınız ya da nasıl anladığınız kişiseldir, kimi yazarak, kimi görerek (renklendirme, şema hazırlama), kimi duyarak daha iyi çalışır. Fransızca sınavları 4 aşamalı oluyor: Lire (okuma)écrire (yazma)parler (konuşma) ve écouter (dinleme). Bu sebepten nasıl çalışmak isterseniz isteyin, bu dört aşamaya yine de ağırlık vermenizi tavsiye ederim.

Ufak bir kelime defteri her zaman iş görür, gün içinde göz gezdirmeyle bile bazı bilgilerin daha taze kalmasını sağlayabilirsiniz. Metin içinde ya da duyduğunuz kelimeleri artikellerle not alıp, bir de üşenmeyip basit cümleler halinde yazarsanız, etkin bir öğrenme sağlarsınız.


Seviyenize uygun kitaplar edinerek, ayda 2-3 kitap okumak sizi hızlandıracaktır. Ben Fransızca hikaye kitaplarımı Tiydem Yayıncılıktan almıştım, işimi görmüşlerdi. Bir göz atabilirsiniz. Seviyemi radyo dinlemek de oldukça geliştirdi diyebilirim. Dizi/film elbette izleyin, mümkünse bir yerden sonra Fransızca alt yazılı izleyin ama muhakkak radyo da dinleyin, günlük konuşmalara ve bazı terimlere aşina olmaya başlayıp, cümle kalıplarını daha iyi oturtacaksınız. Televizyonda ara ara TV5 Monde kanalını da izleyebilirsiniz.

Bunlar dışında şarkılar dinlemek, mobil uygulamalar kullanmak da elbette bilinen klasik ama etkili yöntemlerden. Benim yeni bir dil öğrenirken diğer yaptığım şey de telefon dilini değiştirmek. Özellikle Fransızca gibi aksanlı dillerde, farklı harfleri görmek ve kelime tanımak açısından yine etkili olmuştu.

Şu sıralar belli bir seviyeye ulaşabildiğim için daha güncel konuları takip etmeye çalışıyorum, özellikle de haberleri takip etmek, B2 sınavında écrire kısmında oldukça işe yarar gibime geliyor.

Uzuuun bir yazı oldu, belki bir gün genel olarak dil öğrenme süreçlerine dair bir yazı paylaşabilirim, dil öğrenmeyi oldukça seviyorum ve bu konuda az çok bir birikimim olduğuna inanıyorum. Umarım yazdıklarım işinize yarar, iyi çalışmalar dilerim. 

Au revoir!

Yorumlar

  1. liseden beri ara ara hep fransızcaya başlıyorum ve bırakıyorum, bir türlü düzen oturtamadım. Almanca'dan nefret eden ama bilme zorunluluğu gördüğü için çalışan bana Fransızca çok keyifli gelmişti. İnsan sevmediği bir şeyi gerçekten öğrenemiyor. Umarım tekrardan başlarım bir ara ve bu sefer düzen tuttururum, tavsiyeler için çok teşekkür ederiiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim güzel yorumun için. Kesinlikle öyle, sevmiyorsan kalıcı da olmuyor aklına girse de. Fransızca için düzen oturtmaya başladığın anda devamı gelecektir, başarılar dilerim. :)

      Sil
  2. Ben de öğrenmek isterimm umarım bir gün öğrenebilirim. Şuan Almanca öğrenmeye çalışıyorum ama derslerim ile zor oluyor :( Fransızcayı bana sevdiren Stromae ve en en sevdiğim Angèle 🤩

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kahkahalara Boğdururken Sorgulatan Dizi: Rick and Morty Replikleri

The 100-Dizi Yorumu

Eşkıya Film Yorumu