Karantina Meseleleri
Merhabalar!
Buraya yazmayalı neredeyse yıllar olmuş... Bir şeyler yazmak en büyük hobilerimden biri, uzun bir süredir blog yazılarına devam etmek istiyordum ancak en uygun zaman şu andır diyerek geri geldim. :)
Malumunuz Covid-19 pandemisi yüzünden yaklaşık iki aydır karantinadayız. Ben bu süre içinde yalnızca bir kere dışarı çıktım, e peki nasıl geçiyor günler, neler yapıyorum, size önerilerim neler? Çok bilindik ve hemen hemen herkesin yaptığı aktivitelerin birçoğunu ben de yapıyorum, o yüzden biraz daha farklı bir şeyler eklemek istedim. Şurada normalleşmeye bu kadar az zaman kalmışken bu postu paylaşmak biraz anlamsız belki ama ben yine de karantina günlüğümü buraya eklemek istiyorum.
Yazı Yazmak
Yazı yazmanın insan psikolojisine etkisini hepimiz biliyoruz. İster günlük tutun, ister hikayeler yazın, isterseniz blog açın... Kendinize en uygun metodu bularak yazı yazmaya başlamanızı tavsiye ediyorum. Hem bir terapi yöntemi, hem de yazdıklarınızın başka insanlara yardımcı olması ya da ilham vermesi fikri o kadar güzel ki!
Edit Öğrenmek
Uzun bir süredir aklımda olan aktivite edit öğrenmekti. İçerik ürettiğim videolarım yok, edit yapmayı kısa filmlerimin post-prodüksiyon kısmına da hakim olabilmek için öğrenmek istiyordum. Hem çok zevkli, hem de kendi üretiminizin olması insanı inanılmaz motive ediyor. İlla video editi üzerine eğilmek zorunda değilsiniz, Photoshop, Illustrator gibi uygulamaları da temel düzeyde öğrenip kendinizi geliştirebilirsiniz!
Makyaj Malzemesi Yapmak
Bakın altını çiziyorum, makyaj yapmak değil, makyaj malzemesi yapmak... Kullanmadığım renklerdeki ruj ve farlarımı eritip,karıştırıp ve ilginç yöntemler deneyip yepyeni ve çok güzel makyaj malzemeleri yaptım kendime. Rengi biraz açık olan farıma bordo ruj + glitter ekleyerek mor tonlarında ışıltılı krem far elde ettim... Hem çok eğlenceli, hem de ortaya farklı şeyler çıkabiliyor. Nasıl yaptığımı merak ederseniz, bir postta yer verebilirim kendisine :)
Sinemayı Yeniden Keşfetmek
Bir sinema öğrencisi olarak, bu karantinaya özgü bir madde değil aslında. Ancak bu kadar bol vakitten ötürü, tanışabileceğim yüzlerce yönetmenler, filmler vardı. Ben de ne yaptım: elimden geldiğince film izledim! Bu filmler kendi zevklerinize göre olabileceği gibi, kendi alanınızdan çıkıp daha farklı türler keşfetme macerası da olabilir. Açıkçası normal şartlarda izlemeyeceğim de bir sürü film izledim, bazılarını sevdim, bazılarından nefret ettim. Dünya sinemasıyla yeniden tanıştım, siyah beyaz filmler izledim. Zaten bol bol film postu gelecek, çok detay vermek istemiyorum ancak karantinada yapılacak en güzel aktivitelerden biri de farklı filmler seyretmek!
Kendini Dinlemek
Evet, aynen öyle! Sosyal medyanın bence en kötü taraflarından biri, sizi motive edebileceği kadar aşağıya çekmesi. Bu bir kafa tatili değildi, bir zorunluluk, bir hastalıktı. Bu psikoloji yeterince ağırken, etrafta "Tüm gün verimli şeyler yapmalıyım, boş vakte asla yer yok!" diyenlere kesinlikle aldırmayınız. Kimisi vaktini çok verimli geçirebilir, kimisi ise bütün gün uyuyabilir. Hiçbir tarafın, diğerinden üstünlüğü yoktur. O yüzden çevrenizin ya da sosyal medyanın sizi etkilemesine izin vermeyin, tamamen içinizden geleni yapın. Yukarıda saydığım maddelerin birini bile yapmadan geçirdiğim haftalarım oldu. Pişman mıydım, peki? Kesinlikle hayır. İnsanın zaman zaman durup kendini deşarj etmesi şart, bu eğer kendinizi kapatıp tüm gün yatmanız demekse, o zaman yapın bunu!
Buraya yazmayalı neredeyse yıllar olmuş... Bir şeyler yazmak en büyük hobilerimden biri, uzun bir süredir blog yazılarına devam etmek istiyordum ancak en uygun zaman şu andır diyerek geri geldim. :)
Malumunuz Covid-19 pandemisi yüzünden yaklaşık iki aydır karantinadayız. Ben bu süre içinde yalnızca bir kere dışarı çıktım, e peki nasıl geçiyor günler, neler yapıyorum, size önerilerim neler? Çok bilindik ve hemen hemen herkesin yaptığı aktivitelerin birçoğunu ben de yapıyorum, o yüzden biraz daha farklı bir şeyler eklemek istedim. Şurada normalleşmeye bu kadar az zaman kalmışken bu postu paylaşmak biraz anlamsız belki ama ben yine de karantina günlüğümü buraya eklemek istiyorum.
Yazı Yazmak
Yazı yazmanın insan psikolojisine etkisini hepimiz biliyoruz. İster günlük tutun, ister hikayeler yazın, isterseniz blog açın... Kendinize en uygun metodu bularak yazı yazmaya başlamanızı tavsiye ediyorum. Hem bir terapi yöntemi, hem de yazdıklarınızın başka insanlara yardımcı olması ya da ilham vermesi fikri o kadar güzel ki!
Edit Öğrenmek
Uzun bir süredir aklımda olan aktivite edit öğrenmekti. İçerik ürettiğim videolarım yok, edit yapmayı kısa filmlerimin post-prodüksiyon kısmına da hakim olabilmek için öğrenmek istiyordum. Hem çok zevkli, hem de kendi üretiminizin olması insanı inanılmaz motive ediyor. İlla video editi üzerine eğilmek zorunda değilsiniz, Photoshop, Illustrator gibi uygulamaları da temel düzeyde öğrenip kendinizi geliştirebilirsiniz!
Makyaj Malzemesi Yapmak
Bakın altını çiziyorum, makyaj yapmak değil, makyaj malzemesi yapmak... Kullanmadığım renklerdeki ruj ve farlarımı eritip,karıştırıp ve ilginç yöntemler deneyip yepyeni ve çok güzel makyaj malzemeleri yaptım kendime. Rengi biraz açık olan farıma bordo ruj + glitter ekleyerek mor tonlarında ışıltılı krem far elde ettim... Hem çok eğlenceli, hem de ortaya farklı şeyler çıkabiliyor. Nasıl yaptığımı merak ederseniz, bir postta yer verebilirim kendisine :)
Sinemayı Yeniden Keşfetmek
Bir sinema öğrencisi olarak, bu karantinaya özgü bir madde değil aslında. Ancak bu kadar bol vakitten ötürü, tanışabileceğim yüzlerce yönetmenler, filmler vardı. Ben de ne yaptım: elimden geldiğince film izledim! Bu filmler kendi zevklerinize göre olabileceği gibi, kendi alanınızdan çıkıp daha farklı türler keşfetme macerası da olabilir. Açıkçası normal şartlarda izlemeyeceğim de bir sürü film izledim, bazılarını sevdim, bazılarından nefret ettim. Dünya sinemasıyla yeniden tanıştım, siyah beyaz filmler izledim. Zaten bol bol film postu gelecek, çok detay vermek istemiyorum ancak karantinada yapılacak en güzel aktivitelerden biri de farklı filmler seyretmek!
Kendini Dinlemek
Evet, aynen öyle! Sosyal medyanın bence en kötü taraflarından biri, sizi motive edebileceği kadar aşağıya çekmesi. Bu bir kafa tatili değildi, bir zorunluluk, bir hastalıktı. Bu psikoloji yeterince ağırken, etrafta "Tüm gün verimli şeyler yapmalıyım, boş vakte asla yer yok!" diyenlere kesinlikle aldırmayınız. Kimisi vaktini çok verimli geçirebilir, kimisi ise bütün gün uyuyabilir. Hiçbir tarafın, diğerinden üstünlüğü yoktur. O yüzden çevrenizin ya da sosyal medyanın sizi etkilemesine izin vermeyin, tamamen içinizden geleni yapın. Yukarıda saydığım maddelerin birini bile yapmadan geçirdiğim haftalarım oldu. Pişman mıydım, peki? Kesinlikle hayır. İnsanın zaman zaman durup kendini deşarj etmesi şart, bu eğer kendinizi kapatıp tüm gün yatmanız demekse, o zaman yapın bunu!
Yorumlar
Yorum Gönder